Kur'an, Kıyâmet'in zamanını Allah'tan başka kimsenin
bilemeyeceğini belirtir (el-A'raf, 7/187; Lokmun 31/34; el-Ahzab, 33/63). Buna
karşılık yaklaştığını (el-Zümer, 54/1), yakın olduğunu (en-Nahl, 16/77), ansızın
geleceğini (el-A'raf, 7/187) bildirir. Kıyâmet alametlerinin belirdiğini
(Muhammed, 47/18) ifade etmekle birlikte bunlar hakkında bilgi vermez. Ancak,
"Saat yaklaştı, ay yarıldı yarılacak" (el-Kamer, 54/1) âyetinin ikinci bölümünün
"ay yarılacak" biçimde anlaşılması durumunda, bu olay Kur'an'da anılan tek
Kıyâmet alameti olma özelliği kazanır.
Hadis külliyâtları ise Kıyâmet'ten önce ortaya çıkacak
alametlerden söz eden çok sayıda hadis ihtiva eder. İslâm bilginleri hadislerde
dile getirilen alametleri nitelikleri açısından değerlendirerek bunları Küçük
Alametler (Alâmât-ı Suğrâ) ve Büyük Alametler (Alâmât-ı Kübrâ) olmak üzere iki
başlık altında toplamışlardır. Âhir zaman olarak tanımlanan Kıyâmet öncesi
donemde dini duygu, düşünce ve davranışların zayıflaması, dini kurallara gereken
önemin verilmemesi, ibadetlerin terkedilmesi, ahlaksızlığın çoğalması biçiminde
kendini gösteren Küçük Alametler'in başlıcaları şu şekilde sıralanabilir:
a) İnsanların bina yapmakta birbiriyle yarışmaları (Buhârî,
Fiten, 25; bk. Tecrid-i Sarih Terc; 1/58).
b) İnsanların ölümü temenni etmeleri (Buharî, Fifen, 25;
Müslim, Fiten, 53-54)
c) Câriyenin efendisini doğurması (Müslim, İmân, 1).
d) Hicaz'da bir ateşin çıkarak Busra'da (Şam yakınlarında bir
yer) develerin ayaklarını aydınlatması (Buhârî, Fiten, 24; Müslim, Fiten,
42).
e) Fırat nehrinin sularının çekilerek, nehir yatağından altın
çıkması (Müslim, Filen, 29-31).
f) İkisi de hak iddiasında bulunan iki büyük İslâm ordusunun
birbiriyle savaşması (Buhârı, Fiten, 25; Müslim, Fiten, 17).
g) İslâmî ilimlerin ortadan kalkması, cehaletin artması
(Buhârî, Fiten, 4).
h) Depremlerin çoğalması (Buhârî, Fiten, 25).
ı) Zamanın yaklaşması, gece ile gündüzün eşit olması (Buhârî,
Fiten, 25).
i) Cinâyetlerin çoğalması, fitnelerin zuhur etmesi (Buhârî,
Fiten, 4; Müslim, Fiten, 18).
j) Yahudilerle Müslümanların savaşmaları, Müslümanların
Yahudileri öldürmesi (Tecrid-i Sarih Tercümesi, VIII, 341; Müslim, Fiten,
79-82).
k) Zinanın açıkça işlenmesi, içki tüketiminin artması,
kadınların çoğalıp erkeklerin azalması (el-Ali en-Nâsif Tac, 5/335).
l) Kahtân'dan bir kişinin çıkarak, insanları asâsı ile
sevketmesi Buhârî, Fiten, 23).
Kıyâmetin büyük alâmetleri ise şu hadis-i şerifte toplu olarak
zikredilir: Huzeyfetu'l-Gifarı (r.a)'den rivayet edilmiştir: Biz bir gün kendi
aramızda konuşurken, Hazreti Peygamber yanımıza çıkageldi. Bize "Ne
konuşuyorsunuz?" dedi. Biz de "Kıyâmet gününden konuşuyoruz" diye cevap verdik.
Hazreti Peygamber" Şüphesiz on alâmet görülmedikçe kıyamet kopmayacaktır" dedi
ve "Deccâl'i, dumanı(duhan), Dâbbetü'l-arz'ı, güneşin batıdan doğmasını, İsa
(a.s.)'ın yere inmesini, Ye'cûc ve Me'cuc'u, doğuda, batıda ve Arap
yarımadasında olmak üzere üç yer çöküntüsünü, son olarak da Yemen'den çıkarak
insanları Mahşere sürecek ateşin vuku bulacağını söyledi" (Müslim, Fiten,
39).
Kıyâmetin bu on büyük alameti başka hadislerce ya da İslâm
bilginlerince şu şekilde açıklanır:
1. Deccal'in ortaya çıkışı: Deccâl, kıyâmette zuhur edecek
yalancı bir kişidir, İslâm Dini'ni ve müslümanları ifsad edip, kötülüğe ve
bozgunculuğa sevketmek isteyecektir. Deccal'in sağ gözünün kör olduğu, iki
gözünün arasında "kâfir" yazdığı, çocuğunun olmadığı, Medine'ye ve Mekke'ye
giremeyeceği, ortaya çıktıktan sonra yeryüzünde kırk gün kalacağı, bu süre
içerisinde istidrac türünden bazı olağanüstü olaylar göstereceği, daha sonra da
yine kıyâmetin büyük alametlerinden olan Hz. İsa'nın yeryüzüne inmesiyle onun
tarafından öldürüleceği sahih hadislerde belirtilmiştir (Buhârı, Fiten, 26;
Müslim, Fiten, 37, 39, 40, 91, 101, 110, 112).
2. Duhan'ın çıkışı: Duman anlamına gelen duhan da kıyâmetin
büyük alametlerinden biridir (Müslim, Fiten, 39). Kıyâmetin vukuundan önce
dünyayı bir duman bulutu kaplayarak, kırk gün ve kırk gece kalacak, mü'minler
nezleye tutulmuş gibi, kâfirler ise sarhoş gibi olacaklardır.
3. Dabbetü'l-arz'ın çıkışı: Kıyâmet'ten önce çıkacağı
bildirilen bir yaratıktır. Kelime anlamı "yer hayvanı" demektir. Kur'an-ı
Kerim'de "Kendilerine söylenmiş olan başlarına geldiği zaman, yerden bir çeşit
hayvan (dâbbe) çıkarırız ki o, onlara, insanların âyetlerimize kesin olarak
inanmadıklarını söyler" (en-Neml, 27/82) buyurulmaktadır. Hz. Peygamber
Dâbbetü'l-arz hakkında "Çıkacak olan kıyâmet alametlerinden ilki, güneşin batı
tarafından doğması ile, bir kuşluk vakti insanlara karşı bir dâbbenin (hayvanın)
zuhurudur. Bu iki alametten biri, arkadaşından evvel olur. Akabinde diğeri de
onun izi üzerinde yakın olarak meydana gelir" (Müslim, Fiten, 118)
buyurmuştur.
4) Güneşin Batıdan doğması: Güneş batıdan doğacak, insanlar
topluca iman edecek, ancak daha önce iman etmemiş olanların imanları kendilerine
bir yarar sağlamayacaktır (Tecrid-i Sarih Tercümesi, XII 307; Müslim, Fiten,
118).
5. Hazreti İsa (a.s)'ın inmesi: Ehl-i sünnet itikadına göre
Kıyâmetin vukuundan önce Hazreti İsa yeryüzüne inecek, hristiyanları İslâm'a
davet edecek, Deccâl'i öldürecek, Hazreti Peygamber (s.a.s)'in şerîati ile
hükmedecektir (Buhârî, Büyû, 102; Müslim, İmân, 242-247).
6. Ye'cûc ve Me'cûc'ün çıkışı: Kıyâmetin vukuundan önce çıkarak
"yeryüzünde bozgunculuk yapacak" (el-Kehf, 18/94) olan asılları ve soyları
belirsiz iki insan topluluğudur (Muhammed Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, IV,
3288). Hz. ZülKarneyn'in önlerine yaptığı seddin yıkılarak (el-Enbiya, 21/96)
açılması ile yeryüzüne dağılacaklar insanlara saldıracak, kentleri yakıp-yıkarak
harabe haline getireceklerdir. Bazı rivayetlerde bu seddin Çin seddi olduğu
zikredilir (Muhammed Hamdi Yazır, a.g.e., IV, 3291, 3374; Buhârı, Enbiyâ, 7;
Müslim, Fiten, 1,2).
7.8.9. Doğuda, Batıda, Arap Yarımadasında olmak üzere üç
bölgede yer çöküntülerinin meydana gelmesi de Kıyâmet'in büyük alametlerindendir
(Müslim, Fiten, 39).
10. Yemen'den çıkacak olan büyük bir ateşin insanları önüne
katarak sürmesi (Müslim, Fiten, 39).
Ebu Davud ve Tirmizi'nin Sünen'lerinde yeralan bazı hadislere
göre Mehdî'nin çıkması da Kıyâmet'in büyük alametlerindendir (Sünen-i Tirmizî,
IV, s.1-93: Sünen-i Ebu Davud, N. Şr. M.Abdul Hamid IV, 100, 106).
Hz. Peygamber (s.a.s), Kıyâmetin kötü insanlar ve kâfirler
üzerine kopacağını bildirmiştir. Bu hadislere göre Kıyâmet kopmadan önce
mü'minlerin ruhları alınacak ve onların âhirete göçmeleri sağlanacaktır (Buhari,
Fiten, 5; Müslim, imare, 53).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder