25 Kasım 2013 Pazartesi

SONSUZ ELVEDA

 

Ayrılığın habercisi mi bu sabah doğan güneş? Sensizliğe uyanmışım benbu sabah, bugün ve her sabah  ömür boyu seni birdaha görememeye hani yürek dayanır? Bu kadar erken olmamalıydı senin gidişin... Böylesine sessiz ve böylesine habersiz. Dinlediğim her şarkıyı sensiz söyleyeceğim.Bundan sonra sensiz yürüyeceğim bu sevdanın yollarda ...Kulaklarıma çarpan her şarkı sözü beni üzüp ağlatacak mı yoksa ? Yoksun artık sevgilim, sen yoksun yanımda benin. Bundan sonra ne gündüzüm aydınlık olacak ne gecelerim karanlık.

  Neden gittin ki sen  ? Bir veda bile edemeden, seni son kez kucaklayıp koklayamadan, sarılamadan... Ne gerek vardı bu sonsuz elveda ve HOŞÇAKAL'a... Nasıl alıştıracağım kendimi sensiz yaşamaya,  bir ömrün geri kalanını nasıl geçireceğim sensiz ? Artık ilkbahar bile beni ilgilendirmiyor,sen yoksun ki yanımda  açmasın çiçekler, uçmasın kelebekler?Bundan sonra ben hep sonbaharı yaşayacağım gönlümde, yapraklarımı sarartıp dökeceğim ve yağmurlar yağdıracağım toprağına senin. Tüm renkler siyah görünecek gözüme, seni yolcu ederken giydiğim karalar gibi. Hava hep gri olacak bitmeyecek yağmurlar. Gittin sen bugün benden ve ben şimdiden unuttum güneşin sarısını ve ısıtışını, gökyüzünün maviliğini ,ormanın yeşilliğini. Biz de öyleydik senle sen benim güneşimdin,sen  benim gökyüzüm idin. Artık sen doğmayacaksın ki ben dünyama neden mavi olsun gökyüzü? Battın sen benim güneşim idin...
  Bundan sonra hep parçalı bulut olacağım ve siyah ve gri  renkli olacağım.Tutamadım ellerini son defa, senin bırakmadılar ,izin vermediler seni , son defa göreyim istedim, bana hep engel oldular. O kadar çok isterdim ki senin yerine ben gideyim....

  Görüyorsun beni ,sen duyuyorsun sesimi biliyorum. Hissediyorsun içimden geçenleri benim ve bana kızıyorsun belki de sevgilim.. Kendime kıyamadığımdan değil içimdeki sana kıyamadığımdan yapmıyorum ,aklımdan geçirdiklerimi. Seninle adımızı ağaçlara yazardık, duvarlara yazarcak hani?Sen benim adımı ağaçlara ben de senin adını yazardım.

  Şimdi kıyafetlerini kokluyorum,senin kokunu alabilmek için. Her gece onlara sarılıp yatacağım. Senin yastığına yatacağım,sarılıp ynımda sen varmışçasına.Zamanla kokun silinse de herşeyden,merak etme sen sevgilim, senin kokun bende saklı,silinmez tenimden...

  Ne vardı şimdi yanımda olsaydın sen,başımı omzuna koysaydım ben. Birlikte izleseydik gökyüzünü, birlikte saysaydık yıldızları, senle bekleseydik güneşin batışını ve doğuşunu. Yine bir keresinde böyle güneşin doğuşunda veya bakışında beklerken ben uyuya kalmışım, sen de beni uyandırmaya kıyamamışsın,izlemişsin beni sabaha kadar., Haberin yok ama çok kızmıştım ben kendi kendime. Keşke uyumasaydım ,ben de seni izleyebilseydim. Şimdi istesem de izleyemem ki seni. Artık yoksun yanımda hiç yanımda göremeyeceğim seni... Dönüşün yok biliyorum, sensizliğin çaresizliği öldürecek beni.Saat gecenin 5 ü , sen gideli 10 yıl olacak neredeyse. Ben Özlemekden  çok yoruldum,sen  özledin mi beni?. Şimdi çıkıp baksam gökyüzüne eğer görebilir miyim acaba seni  resmini?

    Kimbilir daha ne kadar yıl  dayanabileceğim sensizliğe? Kaç pazartesi salı , kaç gün , kaç hafta, kaç ay, kaç yıl geçecek böyle sensiz . Dayanamıyorum senin yokluğuna bir tanem. Kabullenemiyorum, üşüyorum sensiz, ıssızım,kimsesiz ve yorgunum. Susturamıyorum içimdeki beni çığlığımı bastıramıyorum...
   
     Ve bir gün yanına geleceğim ben, çok bekletmeyeceğim seni orda inan...

       Kalbimdesin,orda yaşayacaksın.sevgilim unutulmadın unutulmayacaksın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder