23 Kasım 2012 Cuma

YOLLAR



Bom boş sokaklarda karşılaşırdık seninle,
Oysa yollar mı değişdi, sen mi yoksun?
Yolların rengi bile değişmiş.
Daha önce gezdiğimiz yollar,
Şimdi neden bomboş?
Gülüşmelerimize sahne olan yollar,
Nerelere gizlenmiş?
Sokaklar ,yine sokaklar,
Buralar tenha buralar ıssız,
Sen bana  uzatırsın ellerini,
Ben sana uzatırım ellerimi,
Sahilde buluştuğumuz sokaklar,
Uçan güvercinler  ve serçeler,
Ellerimizden az mı bayat ekmek yediler?
Ellerimizde kabak çekirdeği ya da çekirdek,
Az mı keyif yaptık senle?
İlk başta kucaklaşmanın sevinci,
Ve  ayrılırken ,ayrlığın hüznü,
Az mı yaşadı gezdiğimiz sokaklar,
Yazın cıvıl cıvıl olan sokaklar,
Kışın  tenha ve loş,
İçim içime sığmazdı, sorma,
Seni gördüğümde benim için zaman dururdu,
Sanki herşey beklediğime değerdi,
Yüreğim seni görünce,
Dört nala koşan bir at gibi hızlı hızlı çarpardı,
Ve seni gördüğümde gülen gözlerim,
Hem o an çocuklar gibi mutlu olurdum,
Ve o an senin yanında çocukla gibi özgürdüm,
Ellerini bırakmaz istemez ellerim,
Ellerim bırakmak istemez ellerini,
Gözlerim gözlerinden ayrılmak istemez,
Ayrılık acısı yakardı ,seven kalbimi,
Uçsuz bucaksız yemyeşil ormanlarda arıyorum seni,
Bir Ekim akşamı ayrıldığımız günden beri ,
Kalbim yaralı ,gönlüm perişan,
Seni verdim sonbahar yağmurlarına,
Düşlerim takıldı  bir güvercinin kanadına,
Bom boş sokaklarda ayrılmışız,
Eski yollarda kaybolmuşuz,
Tıpkı aşkımız gibi,
Yenilenen yollar gibi,
Ne zaman yenilenecek aşkımız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder